acil destek
0501 570 70 70
×

DR YULA SAYFASINA HOŞGELDİNİZ

10501 570 70 70 no' lu telefondan Bizimle İletişime Geçin
2 Randevu Tarihinizi Belirleyin
3 Tedavi Sürecinize Hızlıca Başlayın !

Daha fazla bilgi için info@dryula.com adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.

ÇALIŞMA SAATLERİMİZ

Hafta içi 09:00 - 18:00
Cumartesi 09:00 - 18:00
Pazar Kapalı

FORGOT YOUR DETAILS?

CREATE ACCOUNT

DÜNYADA TIP EKOLLERİ NELERDİR?

ALTERNATİF TEDAVİ Mİ? TIP MI?

Tüm dünyada kronik önlenebilir hastalık dalgası artıyor. Kanser, obesite, Dyabet, Hipertansiyon, Osteoporoz, Nörodejeneratif hastalıklar (Demans, Alzheimer, Parkinson), Otizm, Kalp ve damar hastalıkları, Depresyon, Anksiyete, Ağrı sendromları, Romatizma ve Otoimmün hastalıklar, Alerji, Mide Bağırsak şikayetleri…

Bu listeyi çok uzatmak mümkün. Peki alopati eğitim alan biz hekimler modern teknik ve reçetelerle bu hastalıklara kalıcı bir çözüm üretebiliyor muyuz ? Yoksa hastalarımıza uzun süre, hatta bazen ömür boyu çeşitli patentli ilaçların kullanmasını mı tercih ediyoruz? Ne yazık ki bu cevabın evet olması, tüm dünyada kronik hastalıkların tedavisinde alternatif yaklaşımların arayışına itmiş ve günümüzde kadim bilgiler tekrar gündeme gelmiştir. Bugün modern naturopatinin tekrar doğuşuna şahit oluyoruz!

Altenatif Tıp Kavramına Neden Karşıyız?

Akut hastalıklar, acil müdahale ve acil cerrahi gerektiren hastalıklar, pür genetik hastalıklar, ağır enfeksiyonlar gibi durumlar da “klasik tıbbi yaklaşım” vazgeçilmezdir. Bununla birlikte kronik hastalık yönetiminde klasik batı tıbbı yaklaşım, kalıcı tedaviler sunamayabilir ve ne yazık ki tedavi yaklaşımlarının gelişiminde ilaç endüstrisinin etkisi önemli rol oynamıştır.
Kimileri tarafından ALTERNATİF TIP olarak adlandırılan bu yaklaşım, bir ötekileştirme tuzağı ve kötü bir imaj çalışmasıdır. Aslında TIP kavramı tekdir. Fakat tedavinin alternatifleri mümkün. Bizler, alternatif tıp yok, alternatif tedavi var görüşünü benimsedik.

Peki bu alternatif tedaviler nelerdir ? ve nasıl olmalı?

Alternatif tedavi, bir klinik durumu tedavi etmek için, en az yan etki potansiyeline sahip, hastaya zarar vermeyen, uygulaması kolay, ucuz, kişinin vücut bütünlüğünü bozmayan, başarı oranı yüksek, diğer tedavi yöntemleri ile çelişmeyen ve yüksek başarı oranına sahip doğal ve modern tedavi tekniklerin sentezini kullanmalı. Elbetteki bu optimum hedefe uygun tekbir tedavi modalitesi  yok fakat bu tarife en uygun ekol, klinik naturopatik tıp ekolüdür. Dr. Yula, neden bu görüşü savunduğunu ana başlıklarla aşağıda özetlemeye çalışmıştır:

Dünyada Yaygın Olan Tıp Ekolü

Aslında Tüm Tıp Ekollerini İki Ana Başlık Altında inceleyebiliriz: Alopatik Tıp ve Naturopatik Tıp

Alopatik tıbbın sinonimi, Ana Akım Tıp, Batı Tıbbı, Konvansiyonel tıp ve Ortodoks Tıbbı'dır. Bu ekol tüm dünyada en yaygın ekoldür ve tıp fakültelerinde eğitim standardizasyonu bulunmaktadır. Alopatik yaklaşım, ilaç endüstrisi ve sanayisi tarafından oldukça yoğun bir şekilde desteklemektedir. Bu nedenle bu ekol kapsamındaki tıbbi makale sayısı daha çok yer almaktadır.

Peki alopati ne demek? Allopatik kelimesi Yunanca'da "acı çekmenin karşıtı" anlamına gelir. Bir semptomu karşıtıyla tedavi edin. Kısaca alopatinin kelime manası, bir şeyi zıttı ile tedavi etmektir. Örneğin, ağrı için anti-enflamatuar, alerji için anti-histaminik, tansiyon için anti-hipertansif gibi. Bu bir anti- tıbbı. Bu yaklaşım sıklıkla semptoma odaklanmaktadır ve kliniğe yol açan kök nedenler sıklıkla tedavide hedeflenmemektedir. Klinik sonuçlara odaklanmaktadır.

Naturopatinin sinonimleri ise, birbirlerini tam olarak ifade etmesede Holistik tıp, tamamlayıcı, Geleneksel tıp, İntegratif tıp sayılabilir. Naturopati, Doğal şifa ("doğal şifa" anlamına gelen "natura" (Latince doğum) ve "pathos" (Yunanca acı çekmek) kökenlidir. Naturopatik tıp ekolü, ne yazık ki patentli molekül odaklı ilaç endüstrisinin pek fazla ilgisini çekmemiştir ve Ar-Ge desteği alopatik tıp kadar kuvvetli değildir zira patentli molekülden ziyade efor odaklı tedaviler ön plandadır. Bununla birlikte naturopatik tedavi kapsamına girecek konularda tıbbi makalelerin oranı son 5 yılda giderek pik yapmaktadır.

Klinik Naturopati Nedir?

Naturopati ve Alopatik Tıp Ekollerinin Odak Noktaları

Allopatik tıp, tüm vücut yerine belli bir organa odaklanır, sadece altta yatan sorunların semptomlarını tedavi eder. Sıklıkla yapılan semptomun bir kimyasal patentli bir ilaç ile bastırılması ve hastanın konforunun en üst seviyeye çıkmasıdır. Alopati, her ne kadar koruyucu önlemlerin alınmasının önemini savunsa da sıklıkla klinik hastalık bulguları geliştikten sonra harekete geçtiği için REAKTİF bir yaklaşım pratiği vardır. 

Naturopati ise hastalıkların kök nedeni araştırır ve kişiyi bir bütün olarak tedavi eder. Tüm beden, zihin ve ruh ve doğal çevreye, zaman ilişkisine odaklanır. Bu nedenle daha oluşmadan bir çok hastalığın gelişmesine fırsat vermediği için bu model PROAKTİF bir yaklaşıma sahiptir.

İKİ TIP EKOLÜNÜN YAN ETKİ, TEDAVİ YAKLAŞIMI ve ÖNLEYİCİ BAKIMI ARASINDAKİ FARKLAR

Alopatik tıbbi yaklaşımda bir hastalığın semptomlarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlar başka bir hastalığı tetikleyebilir veya başka semptomlara neden olabilir. Çoğu allopatik tıbbi tedaviler olumsuz yan etki potansiyeline sahiptir. Radyasyon ve Kemoterapinin ciddi yan etki potansiyeli bulunmaktadır. Ameliyatlardan iyileşme süresi uzun olabilir ve kimyasal monomoleküler ilaçlar içerebilir.

Alopatik ekolde tedavi yaklaşımı olarak farmakolojik preperatlar (reçetesiz, reçeteli veya kontrollü ilaçlar), Ameliyat (Cerrahi, robotik cerrahi) Radyasyon, Genetik tıp, Biyolojik tedaviler, gen düzenleme ve diğer terapiler kullanılmaktadır. Alopatide, korucu önlem olarak aşılar, uzun vadeli anti hipertansif, lipit, diyabet ilaçları, anksiyete ve antideprasan kullanımı, anti-histaminik kullanımı, PPI gibi ilaçlar pratik uygulamada daha yoğundur.

 

Naturopatik ekolde ise sıklıkla naturopatik tedavinin çok düşük yan etkisi vardır ve genellikle diğer tedavi biçimleri ile etkileşmezler. Naturopatik ekolde tedavi yaklaşımı olarak yaşam felsefesi, tıbbi besleme, fitoterapi, akupunktur, osteopati, kayropraktik, ozon, vitamin-mineral-enzim, destek gıda reçeteleri,  hidroterapi, ayurveda, homeopati, stres yönetimi gibi yaklaşım ve yöntemler sıklıkla tercih edilmektedir.

Naturopatik koruyucu önlemler sıklıkla beslenme, stres yönetimi, yaşam şekli, terapötik egzersiz ve nefes terapilerine, medikal detoks, enflamasyonu azaltan gıda ve bitkiler, bağışıklık sistemi, ruh ve zihin odaklı çalışmalar, kalp ve beyin sağlığını koruyan önlemleri kapsamaktadır.

Hastalıklara Dr. YULA’nın Yaklaşımı

Dr. YULA, klinik naturopatik yaklaşım ile bir çok kronik hastalığın tedavisinin mümkün olabileceğini vurgulamaktadır.

Dr. YULA, hastalığı tetikleyen kişiye özgü faktörleri tespit eder ve bu kök faktörlere özgü naturopatik yöntemler ile iyileşmeyi hedefler. Bunun için hastanın beden, zihin ve ruhsal düzeyde ayrıntılı olarak değerlendirilmesi ve öykü kitabının ortaya çıkarılması gerekmektedir. Zira tam şifa için hastalıkların üç boyutlu yaklaşılması gerektiğini savunur.

Dr. YULA, klasik tıbbı bakış açısı ile göz ardı edilen veya henüz yaygın olarak bilinmeyen birçok faktörü sorgular ve tedavi için hastalığın sonucuna odaklanmaz, hastalık isminden yani etiketinden ziyade hastalığa götüren sebeplere göre tedavi planlar.  Her kişide bu faktörler çok çeşitli ve değişkendir. O nedenle Dr. YULA, kronik hastalıkların tedavisini her kişide tamamen farklı olarak gerçekleştirmeye odaklanır. Tedavi teknikleri olarak hem uygun modern tedavi yöntemlerini, hem de doğal tedavi yöntemlerini kişiselleşitirilmiş algoritmalarla sentezler. Naturopatik tedavi algoritması olarak “Accredited Naturopathic Medical Schools, America” müfredatı takip edilmeye çalışılmaktadır.

Doç. Dr. Erkan YULA
TOP