ANTI-AGING (YAŞLANMA KARŞITI) DOĞAL UYGULAMALAR

Naturopatik Antiaging

ANTI-AGING (YAŞLANMA KARŞITI) DOĞAL UYGULAMALAR

Doğal Anti-Aging Nedir?

Anti-Aging (Yaşlanma Karşıtı) ve Hücre Yenileyici Uygulamalar
Naturopatik Anti-aging yaşlanma karşıtı ve yaşlanmanın yol açtığı etkilere karşı sağlığı güçlendiren her türlü doğal uygulamalara verilen isimdir. Bu uygulamalar bütüncül tıbbın birer parçasıdır. Anti-aging uygulamalarda amaç yaşlanmaya bağlı sağlık sorunlarını önlemek ve doğal yollarla desteklemektir. Uygulamalar kişinin ihtiyacına göre, kişiye özel planlanır.

Yaşamın doğal döngüsünde yaş almak vardır. Ancak bu doğal döngü zamanla kişinin yağ, kas ve kemik oranında azalmalara ve hasara yol açar. Birde çevresel faktörler eklendiğinde yaşlanma süreci daha da hızlanabilir. Yaşlanmaya karşı durmak için bazı destekleyici yöntemler bulunmaktadır.

Anti-aging kelime anlamı olarak; yaşlanma karşıtı demektir. Bu uygulamalar sayesinde zamanının akışına rağmen kişi daha genç görünmeyi ve sağlıklı kalmayı başarabilir.

“Cildin gençleşmesi için ne yapmalı?” Sorusunun cevabını arayanlar için naturopatik tıp uygulamalarından biri olan doğal anti-aging ve hücre yenileyici uygulamalar olarak cevap verilebilir. Dr. Yula, cilt dokusunu hedeflenmez tüm sistemi hedefler. Ayrıca kişi yaşam tarzında yapacağı sağlıklı beslenme, egzersiz gibi bazı değişikliklerle tedaviyi desteklemeli ve yaşam şeklinde önerilen değişikliklere uymalıdır.

Anti-Aging Tedavileri: Orta yaşlı kadının gençleşme süreci. Gençleşme Hikayesi: Anti-Aging tedavilerinin etkileri. Anti-Aging: Orta yaşlı kadının genç ve canlı görünümü. Gençlik Yeniden Keşfediliyor: Anti-Aging tedavileriyle. Zamana Meydan Okuyun: Orta yaşlı kadında Anti-Aging mucizesi.

2. Anti-Aging (Yaşlanma Karşıtı) ve Hücre yenileyici Uygulamalar Nelerdir?

Anti-aging (yaşlanma karşıtı) ve hücre yenileyici uygulamalar denildiğinde ilk akla gelenler şunlardır:

Tıbbi beslenme, egzersiz ve stres yönetimi
Fitoterapi, Aromaterapi
Detoks ve bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi
Glutatyon
Yüksek doz C vitamini
Alfa lipoik asit
Mineral kokteylleri
Çinko, Selenyum

Yaşlanma karşıtı tedaviler kişiye özel planlanmalıdır. Kişinin yaşı, genel sağlık durumu tedavi planını etkiler ve uygulamalar mutlaka hekim kontrolünde yapılmalıdır.

Anti Aging Uygulamalar Hakkında Bilgi Almak için 7/24 Bizimle İletişime Geçebilirsiniz!

Glutatyon

Hücrelerin enerji kaynakları mitokondrilerdir. Mitokondri insan sağlığı için hayati önem taşır. Hasara uğrayan mitokondriler sağlığın bozulmasına neden olur. Mitokondrilerin sağlıklı olarak görevini yapabilmesi için glutatyona ihtiyaç vardır. Vücut aslında karaciğerde doğal olarak glutatyon üretir. Ancak yaşın ilerlemesiyle beraber glutatyon üretimi azalır ve yaşlılık belirtileri artar.

Glutatyon Ne İşe Yarar?
İnsan sağlığının korunması, hastalıkların riskinin azalması, yaşlanma etkilerinden korunması için glutatyon temel taşlardan biridir. Glutatyon, vücudun bağışıklık sistemini korunmasına, hastalıkları önlenmesine ve cildin genç kalmasına yardımcı olur.
Vücut için hayati önemi olan bir moleküldür. Bu molekül kanser, kalp damar hastalıkları, bunama, kronik dejeneratif hastalıkların bir çoğuna karşı vücudu korur. Bu nedenle “ana antioksidan” olarak nitelendirilir.

Glutatyon Eksikliğinin Belirtileri Nelerdir?
Ana antioksidan olarak adlandırılan bu molekülü vücut doğal olarak üretir. Ancak yaşın ilerlemesiyle bu üretim azalır vücut ve cilt sağlığında sıkıntılara yol açar. Glutatyon değeri azaldığında vücut serbest radikaller karşı savunması azalıp, bağışıklık sistemi olumsuz etkilenerek ve hastalıkların riski artabilir.

Glutatyon eksikliği belirtileri şunlardır:

Kırmızı kan hücrelerin eksikliği
Yorgunluk
Soluk cilt rengi
Baş dönmesi
Nefes darlığı
Yorgunluk

Daha ileri seviye glutatyon eksikliğinde;
Kusma, Nörolojik sorunlar, Öğrenme zorluğu, Tekrarlayan bakteriler, Retina distrofisi, Çocuklarda konuşma zorluğu, yürüme zorluğu, gelişimsel gerilik görülebilir.

Glutatyon Tedavisi Nasıl Yapılır?

Glutatyon takviyesi ağız yoluyla alındığında midede direk çözülür ve vücut tarafından direk emilimi düşüktür. Bu nedenle ağızdan alınan glutatyon vücut için çok etkili değildir. Fakat glutatyon öncülü olan sistein hücre içinde glutatyon üretimini artırır.

IV Glutatyon tedavisi damar yoluyla yapılan bir uygulamadır. Vücudun glutatyon seviyesini artırmanın en etkili yolu damardan glutatyon tedavisidir, bu sayede molekül direk kana karışır ve aktif hale gelir. Bu tedavi son yıllarda oldukça sık tercih edilir.

Sadece yaşlanma karşıtı tedavi olarak değil, genel sağlığı korumak içinde bu tedavi uygulanır.

Glutatyon tedavisi 4-6 seans arası uygulanabilir. Seanslar haftada 1 veya 2 defa planlanabilir. Naturopati (doğal) tıp tedavisi yapan merkezlerde bu tedavi uygulanmaktadır.

Glutatyon Tedavisi Faydaları Nelerdir?

Anti-aging ve hücre yenileyebilir, hücreleri koruyarak, yaşlanmayı geciktirebilir.
Bağışıklık sistemini güçlendirebilir, hastalıklara karşı koruyabilir.
Daha genç ve canlı bir cilt sağlayabilir.
Uyku apnesi tedavisini destekler.
Oksidatif stresi azaltabilir.
Yaşlı bireylerde insülin direncini artırabilir.
Parkinson, demans riskini azaltabilir.
Kalp sağlığını destekler.
Kanser riskini azaltabilir.
Otoimmün hastalıkların tedavisini destekler

Yüksek Doz C vitamini Uygulaması

C vitamini, antioksidan etki oluşturma, güçlü bağışıklık sistemi, kolajen üretimi gibi birçok görevi olan bir değerdir. Bu değerin vücutta azalması sonucu insan sağlığı bozulur, hastalıkların riski artabilir ve cilt daha hızlı yaşlanabilir. Bağışıklık sisteminin güçlenmesi, anti-aging ve hücre yenileyici etki için yüksek doz C vitamini uygulaması duruma göre tercih edilebilmektedir.

Yüksek Doz C Vitamini Uygulaması Nasıl Yapılır ?
Yüksek doz C vitamini uygulaması damar içi serum yoluyla yapılan bir tedavidir. Bu sayede kan dolaşımına doğrudan nüfus eder, hücrelere ulaşır.

Yüksek Doz C Vitamini Faydaları

Artrit, kanser, Lyme hastalığı gibi hastalıkların tedavisini destekler.
Covid-19, grip, domuz gribi gibi viral enfeksiyonlarda kullanılabilir.
Bağışıklık sistemini güçlendirebilir.
Anti-aging ve hücre yenileyebilir, yaşlanma üzerine etkilidir, genç bir cildi destekler.
Kronik yorgunlukta kullanılabilir
Prostat iltihabı tedavisini destekler
Diyabet, kalp hastalıkları, obezite gibi metabolik sendrom hastalıkların tedavisini destekler.
Kronik idrar yolu enfeksiyonu tedavisinde kullanılabilir
İştahsızlık tedavisinde kullanılabilir.

Alfa Lipoik Asit Uygulaması

Alfa Lipoik Asit vücut tarafından üretilen güçlü bir antioksidandır. Ancak zamanla üretimi azalır ve dışarıdan takviye gerekir.
Alfa Lipoik Asit uygulaması cilde sürülerek, oral yolla veya damar yoluyla verilebilir. Vücudun ihtiyaç duyduğu miktar kişiye göre değişir . Bu bileşen çok güçlü antioksidandır. Bu nedenle mutlaka doktor gözetiminde kullanılımalıdır. Bu bileşen yılda 2-3 defa, aylık kürler halinde alınabilir.

Alfa Lipoik Asit Faydaları
Alfa Lipoik Asit oldukça güçlü bir antioksidan bileşendir. Vücuttaki glikoz zararını azaltıp, oksijen tüketimini artırabilir. Bu özellikleri sayesinde yaşlanmaya karşı koruyarak, cildi genç ve sağlıklı olmasını sağlayabilir. Alfa Lipoik Asit bileşenin bir faydası da hücre ölümlerini azaltılmasının desteklenmesidir. Bu sayede anti-aging ve hücre yenileyici etki eder, alkol, sigara, stres gibi olumsuz durumların cilde verdiği hasarı onarılmasını destekler.

Damardan Verilen Vitamin – Mineral Kokteylleri

Damardan verilen vitamin- mineral kokteylleri, cildi yenileyebilir, ciltte meydana gelmiş yaşlanma belirtilerini giderebilir, cildi daha genç ve sağlıklı görünmesini sağlayabilir. Vitamin- mineral kokteylleri kurumuş, sarkmış, yaşlandıkça çizgiler oluşmuş ciltler için etkili yaşlanma karşıtı yöntemlerden biridir. Boyun bölgesi yaşlanma izlerinin zor silindiği bir bölgedir. Vitamin-mineral kokteylleri boyun bölgesinde de oldukça etkilidir.

Vitamin- Mineral Kokteylleri Nasıl Uygulanır?
Vitamin- mineral kokteyl uygulaması kişiye özel bir işlemdir. Kişinin cilt yapısı, ihtiyacı, şikayeti, işlem görecek bölgeye göre kokteyl hazırlanır. Kişinin ihtiyacına göre vitamin-mineral, amino asit ve enzimlerden meydana gelen kokteyl cilde enjekte edilerek uygulanır.

Vitamin- mineral kokteylinin içinde şunlar vardır:
B1, B2, B3, B5, B6, B9, A vitamini gibi vitaminler, Kalsiyum, potasyum klorür, magnezyum, sodyum, gibi mineraller, Sistin, aspartik asit, glisin, treonin, glutamik asit gibi amino asitler, Hyaluronik asit vardır.

Anti – Aging ve Hücre Yenileyici Selenyum Uygulaması

Selenyum vücut için önemli olan, antioksidan minerallerden biridir. Özellikle metabolizma ve tiroid üzerinde etkisi vardır.
Selenyumun başlıca faydaları şu şekildedir:
Kalp ve damar sağlığını destekler.
Bağışıklık sistemini güçlendirir, hastalıklara karşı koruyabilir.
Zihin sağlığını korumaya yardımcı olur.
Astım tedavisini destekler.
Saç ve cilt sağlığı için gereklidir.
Serbest radikallerin hasarını önleyebilir.
Akne ve sedef gibi cilt hastalıklarını önleyebilir.

Selenyumu vücut kendi üretmez, dışarıdan takviye olarak alınması gerekir. Ancak yanlış doz kullanımı saç dökülmesi, mide bulantısı, kusma gibi yan etkiler doğurabilir. Bu nedenle mutlaka doktor gözetimde alınmalıdır

Çinko Uygulaması

Çinko vücutta üretilmeyen başka bir mineral çeşididir. Ancak insan sağlığı için büyük önem taşır, bu nedenle mutlaka dışarıdan takviye edilmelidir. Çinko; hücre bölünmesi ve DNA sentezini yardımcı olur, saç ve tırnak sağlığını korur, yara ve travmaların hızlı iyileşmesini destekler, cinsel hayatın sağlıklı olmasına, büyüme ve gelişmenin sağlıklı olmasına yardımcı olur.

Çinko eksikliğinin belirtileri şunlardır

Saç dökülmesi
Bağışıklık sisteminin zayıf düşmesi
Sık sık hastalanma
İshal
Yavaş uzayan tırnaklar
Cildin bazı bölgelerinde yara çıkması
Sürekli uyuma hali
Yorgunluk, halsizlik en sık görülen çinko eksikliği belirtileridir.

Vücudun üretemediği bu minerali gıdalardan veya takviye olarak alınması gereklidir. Tedavi doktor kontrolünde kişiye özel planlanır.

Damar İçi Aminoasist uygulaması

Damar içi amino asit infüzyonu

Aminoasitler proteinlerin yapıtaşıdır. Proteinler hem metabolik süreçleri (enzimler) hemde yapısal dokunun (kollojen, bağ doku, sinir ve kas dokusu) ana bileşenidir ve vücutta sürekli üretilirler. Kaliteli ve yeterli bir protein üretimi için yapı taşı olan amino asitlerin yeterli oranda bulunması gerekir.

Bazı amino asitler vücutta üretilemez ve mutlaka dışardan alınmalıdır. Bunlara esansiyel amino asitler diyoruz: histidin, izolösin, lösin, lizin, metionin, fenilalanin, treonin, triptofan ve valin aminoasidi.

Bir çok hastalıkta amino asitlerde azalmalar olduğu belirlenmiştir.
Amino asit infüzyonu (Damar İçi Tedavi) hangi durumlarda kullanılır:
- Performans artırımı ve kas kütlesinin desteği
- Anti-Aging amaçlı yaşlanma karşıtı uygulamalar, kollajen sentezinin uyarılması
- Kronik yorgunluk, halsizlik, enerji düşüklüğü, performans artırımı, cinsel sorunlar
- Yağ yakma ve matobolizmanın hızlandırılması
- Saç ve tırnakların kuvvetlendirilmesi
- Bağırsak emiliminin azaldığı durumlar
- Ağrı, fibromiyalji, dolaşım sistemi sorunları
- Vücutta toksin ve ağır metal birikimi
- Hafıza, konsatrasyon ve dikkat artırmak
- Bağışıklık sistemi düşüklüğü, sık hastalanma
- Hücre yenilenmesi, gençleşme, anti-aging amaçlı yaşlanma karşıtı uygulamalar
- Hormonal sistemin düzenlenmesi
- Stres, anksiyete, kaygı, panik atak, depresyon
- Alzheimer, demans, Parkinson hastalıkları
- Karaciğer ve bağırsak hastalıklarında amino asitler olumsuz etkilenir.

Naturopatik Tıp

Naturopatik tıp, bütüncül doğal tedavi yaklaşımına verilen isimdir. Naturopatik tıp tedavilerinde, vücudun kendi kendini onarması ve tedavi etmesi hedeflenir. Naturopatik tıp yöntemlerinin geçmişi insanlık tarihi kadar eskidir. Kayıtlarda M.Ö 400 yıllarında, Modern tıbbın babası kabul edilen Hippocrates vücudun kendi kendini onarma gücüne inanmıştır.

Naturopatik tıp, günümüz zamanında dünyanın birçok ülkesinde güvenle kullanılan ve giderek popüler olmaya başlayan bir tıp ekolüdür.

Bütüncül Yaklaşımlarla Doğal Tedaviler

Naturopatik Tıp, kronik hastalıkların tedavisinde büyük başarı gösterebilen tedavi yaklaşımıdır. Farklı naturopatik tedavi yöntemleri vardır: Akupunktur, mikrobiyota tedavisi, tıbbi beslenme, fitoterapi, aromaterapi, IV destek tedavileri, bilinçaltı yaklaşım, vagal tedavi, beden ve nefes egzersizleri, bozucu alan tedavileri, nöral terapi, ağır metal şelasyonu kullanılan tedavi yöntemlerinden bazılarıdır. Doğal bütüncül tıp tedavileri hastanın ve hastalığın özelliklerine göre belirlenir. Kişisel özelliklere göre seçilen bütüncül yaklaşımla tedavi edilebilir.

DR YULA SAYFASINA HOŞGELDİNİZ

ÇALIŞMA SAATLERİMİZ